Karadeniz Bölgesi Gezi Rehberi

 
karadeniz gezi rehberi
 

Karadeniz Bölgesi Gezilecek Yerler

Karadeniz Bölgesi, Türkiye’nin kuzeyinde, adını kıyısının bulunduğu denizden alan, yeşilin ve mavinin her tonunu görebileceğiniz bir yerdir.

Bolu’dan başlayarak Artvin’e kadar uzanan bu yolculukta Karadeniz’in gizli kalmış her köşesine yetişmek mümkün değil elbette. Ama görmeden geçemeyecek, belki yolunuzu değiştirmenize neden olacak, belki de durup nefes almanızı sağlayacak birçok nokta var bu bölgede.

Karadeniz Bölgesinde yer alan şehirler; Amasya, Artvin, Bartın, Bayburt, Bolu, Çorum, Düzce, Giresun, Gümüşhane, Karabük, Kastamonu, Ordu, Rize, Samsun, Sinop, Tokat, Trabzon, Zonguldak

Doğal Güzellikler ve Milli Parklar

Batıdan doğuya doğru aldığımız bu yolculukta Bolu ilk durağımız. Doğal güzellikleri ile görenleri kendine hayran bırakan bir Batı Karadeniz şehri Bolu. İstanbul ve Ankara’ya yakın olan Bolu, yemyeşil doğası ve tertemiz havasıyla yılın her mevsimi ziyaretçilerine eşsiz bir göz zevki ve huzur vadediyor. Bu yemyeşil doğa içerisinde saklı kalmış bir hazine de Yedi Göller. Bolu il sınırları içerisinde yer alan Yedi Göller Milli Parkı, heyelanların oluşturduğu gölleri ile adeta bir orman denizi. Yer yapısı volkanik kayaçlardan oluşan bölgede göçük yer hareketleri sonucunda göllerin meydana gelmesine neden olmuş. Yedi Göller havzası güneyden kuzeye 1500 metrelik bir alan içinde sırasıyla Sazlı Göl, İnce Göl, Nazlı Göl, Küçük Göl, Derin Göl, Büyük Göl ve Serin Göl isimli göllerden oluşmakta olup bunlardan bazıları dip kaçakları ile birbirine bağlanmaktadır. Büyük Göl adından da anlaşılacağı üzere Milli Park içerisinde kalan en büyük göl olup derinliği 15 metreyi bulmaktadır. Büyük Göl üzerinde kurulu alabalık çiftliklerine 1969 yılından bu yana ev sahipliği yapmaktadır. Göl ayrıca Gökkuşağı, Mercan, Abant Alası ve Kadife balık türlerinin de yaşam alanı. Büyük Göl’ün kuzeyinde 1758 metrekarelik alanda Serin Göl bulunmaktadır. Serin Göl’de de yine Gökkuşağı balık türü bulunmaktadır. Milli Park adeta bir ormanın zenginliğine sahiptir. Başta kayın olmak üzere meşe, gürgen, kızılağaç, karaçam, sarıçam, köknar, karaağaç, ıhlamur gibi çeşitli ağaç türleri Yedi Göller Milli Parkının güzellikleridir. Barındırdığı tabiat ile adeta yeryüzünde cenneti andıran milli park, yılın her mevsiminde ziyaretçileri ile dolup taşıyorsa da, en gözde mevsim ağaçların muhteşem renklerine büründüğü sonbahar dönemidir.

Bolu sınırları içerisinde yer alan AAbant Gölü Tabiat Parkı ise, ormanla iç içe huzurlu zamanlar geçirebileceğiniz en güzel yerlerden biridir. Barındırdığı canlı habitatı ve temiz havası ile şehirden kaçıp biraz huzur arayan ziyaretçiler için kampçılık ortamları da sunmaktadır. Gölcük Tabiat Parkı ise, muhteşem manzaraları ve sakin ortamı ile içinde konuk evi ve restoranlar barındıran aynı zamanda, bisiklet, trekking, kampçılık gibi aktivitelere olanak sağlayan huzurlu bir yerdir. Batı Karadeniz Bölgesinde görülmesi gereken bir diğer Bolu ilçesi de Mudurnu’dur. Burada zaman diğer ilçelere nazaran biraz daha yavaş akmaktadır. Mudurnu, 14.yy’dan kalma Osmanlı mimarisinin günümüze dek ulaşan eserleri bozulmamış geleneksel kent dokusu ve yaşam kültürü ile keşfedilmeyi bekliyor. Mudurnu, köklü geçmişinde birçok uygarlıklara ev sahipliği yapmış ve 1309’da Osmanlı topraklarına katılmış aynı zamanda da İpek Yolu güzergâhında kalan bir yerleşim birimidir. Günümüzde bölge sit alanı olarak koruma altına alınmış durumdadır. Böylece Mudurnu’nun tarihi kent dokusu bozulmadan korunmuştur. Bazılarının yaşları 100’ü geçen iki-üç katlı eski ahşap evler geçmişten gelen gelenek ve görenekleri bulunduğumuz zamana taşımaktadır. Tarihsel ve geleneksel dokunun korunmasının ne denli zor olduğu günümüzde Mudurnu bu özellikleri ile bir adım öne çıkmaktadır. Yine Bolu’ya bağlı bir diğer popüler ilçe olan Göynük’te bu dokuyu koruyan ilçelerimizdendir. Tarihi İpek Yolu üzerinde konumlanmış ilçe, Ankara ve İstanbul’a eşit mesafededir. Sakin ve huzurlu bir ilçe olan Göynük’ün tarihi antik çağda Friglerden başlayıp Lidyalılar ve Romalılarla devam etmiştir. Osmanlı topraklarına katılması ise 1323 yılına tekabül ediyor. Günümüzde korunmuş tarihsel dokusu ve mimarisi ile Göynük adeta bir açık hava müzesini anımsatmaktadır. Göynük’e bağlı olan tabiat güzellikleri arasında Çubuk ve Sünnet Gölleri özellikle yöre halkının sıkça ziyaret ettiği ve mesire alanı olarak ilgi gören popüler mekânlar arasındadır.

Çoğrafya ve Dağlar

Bolu’dan Karadeniz kıyısı boyunca kuzeye doğru ilerlediğimizde Bartın ve Kastamonu şehirleri arasında yer alan Küre Dağları Milli Parkı, bölgenin en önemli doğal güzelliklerinden biridir. Dünyanın ve ülkemizin mutlaka görülmesi gereken yerleri listesinde yer alan Küre Dağları, Fransa’dan başlayarak Balkanlardan Anadolu’ya Kafkaslar ve İran üzerinden Himalayalara kadar devam eden dağlar uzantısının bir parçasıdır. Bartın Çayı’ndan itibaren doğuda Kızılırmak’a kadar uzanan Küre Dağları yaklaşık olarak 300km’yi bulmaktadır. Eski adı İsfendiyar Dağları olarak da anılan Milli Park alanında ormanlar, akarsular, kayalık alanlar, mağaralar ile çayır ve meralar yer almaktadır. Zengin fauna ve florası ile Küre Dağları, Karadeniz Bölgesinde çok çeşitli doğal yaşam türlerine de ev sahipliği yapmaktadır. Endemik bitki çeşitliliği ile (World Wide Fund for Nature) WWF’in dünya üzerinde doğa koruma açısından belirlediği 200 ekolojik noktasından biridir. Bartın il sınırları içerisinde kalan Amasra, Bizans, Roma ve Cenevizlerden kalma tarihi miraslarla öne çıkan güzel bir sahil beldesidir. Tarihi Kemere Köprüsü, Çekiciler Çarşısı, Yöresel Köy(Galla) Pazarı, plajları, Güzelcehisar Lav Kayaları gibi daha birçok popüler yere sahip olan Amasra, akşamları ise kıyı restoranlarında muhteşem deniz manzarasında balık yiyebileceğiniz ve huzuru deneyimleyebileceğiniz eşsiz yerlerden biridir.

Tarihi Yerler

Küre Dağlarından Karadeniz kıyısı boyunca doğuya doğru yol aldığımızda karşımıza çıkan Sinop ili Türkiye’nin en kuzey noktası olan İnceburun üzerine kurulmuş ve kendine has kasaba ambiyansına sahip bir şehirdir. Karadeniz’in tam ortasında konumlanmış bu il, doğal limanı ile antik çağdan itibaren önemli yerleşimlerden birisi olmuştur. Mitolojide Irmak Tanrısının kızı olan bir su perisinden ya da bir dönem burada yaşamış olan Amazonlar kraliçesi Sinope’den adını aldığı halk arasında söylenmektedir. Dünyaca ünlü antik dönem filozofu Diyojen’in de Sinop’lu olduğu bilinmektedir. Sinop’a yolunuz düşerse görmeniz gereken yerlerden biri limanda konumlanmış olan kaledir. Çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapmış olan Sinop Kalesi’nin geçmişi günümüzden 4000 yıl öncesine kadar uzanmaktadır. Bizans Döneminde denizden gelecek tehlikelere karşı savunma amaçlı inşa edilmiş olan kale Selçuklular döneminde eklemelerle genişletilmiştir. Osmanlılar zamanında ise tersane olarak kullanılmıştır. Diğer bir önemli mekân ise 1999 yılında müzeye çevrilen Anadolu’nun Arcatraz’ı Sinop Kapalı Cezaevi, kalenin iç kısmında bulunmakta olup üç tarafı denizle çevrili bir noktadadır. Kırım Hanı Devlet Giray, ünlü şair Sebahattin Ali, yazar Refik Halit Karay, Mustafa Suphi, Burhan Felek, Ruhi Su, Zekeriya Sertel, Ahmet Bedevi gibi ünlü isimlerin de yattığı cezaevi Tatar Ramazan, Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz, Parmaklıklar Ardında gibi birçok film ve dizi projesine set olmuştur. Ünlü şair Sebahattin Ali Aldırma Gönül adlı eserini bu cezaevinde bulunduğu dönemde kaleme almıştır. Sinop cezaevinin üzücü ve kasvetli müze ortamından sonra size tavsiyemiz içinizi açacak Hamsilos Tabiat Parkına uğramadan sakın geçmeyin. Buzul aşındırmalar sonucu oluşmuş Hamsilos Koyu Karadeniz’in Gökova’sı olarak adlandırılan adeta cennetten bir köşedir. Koydan içeri girdikçe denizi kucaklayan orman ve bakir doğası Hamsilos’u eşsiz bir yere dönüştürüyor.

Karadeniz'in Mavilikleri

Sinop’tan ayrılıp doğu Karadeniz’e yöneldiğinizde masmavi kıyı şeridine tepeden bakan bir kent olan Ordu sizi karşılar. Doğal güzelliklerinin yanında keyifli zaman geçirebilmeniz için birçok olanağa sahip olan şehir, yeşilin maviye uzandığı görsel bir şöleni yansıtıyor. Şehir merkezinde kurulmuş olan Teleferik şehrin simgelerinden biridir. Boztepe’ye çıkarak tüm şehri kuşbakışı olarak görebilir yamaç paraşütünü deneyimleyebilir veya kafelerinde lezzetli bir şeyler içebilirsiniz. Perşembe ilçesinde yer alan Yason Burnu ise, muhteşem manzarası ile mutlaka görülmesi gereken yerlerden biridir. Burnun denize bakan yamacında bulunan deniz feneri ve 1868’de Rumlarla Gürcüler tarafından inşa edilmiş Yason Kilisesi, kendine has mimarisi ile görülmesi gereken yerler arasında. Yason Burnu ayrıca kampçılar, su sporları meraklıları ve dalgıçlar için uygun ortamlara sahip. Yason Burnu güneşin doğuşunu ve batışını en güzel seyredebileceğiniz yerlerin başında geliyor. Ordu’da tavsiye edebileceğimiz bir diğer nokta Gölköy ilçesine 17km mesafedeki Ulugöl Tabiat Parkı. Türkiye’nin doğa harikalarından biri olan Ulugöl, özellikle sonbahardaki rengârenk görünümü ile kendine hayran bırakıyor. Aybastı Perşembe Yaylası Ordu’nun en popüler alanlarından biri olup, kışın yaylayı baştanbaşa örten kar tabakası ile insanı büyülerken, el değmemiş doğasında yazın ise festivaller şenlikler düzenlenen eğlenceli bir yere dönüşüyor. Şehir hayatından uzaklaşmak ve tabiatın sakinleştirici yönünden şifa bulmak için ziyaretçiler özellikle gelerek burada kamp yapıyorlar.

Dini Yapılar

Karadeniz’in doğusuna doğru yolculuğumuz devam ederken tarihi ve doğal güzellikleri ile bir başka eşsiz şehir olan Trabzon’a ulaşıyoruz. Yıllık yağış miktarı en fazla illerden biri olan Trabzon’un sahip olduğu bitki örtüsü çeşitliliği dikkat çekerken bol oksijenli havası da burayı benzersiz kılıyor. Zigana dağları, ormanları, tertemiz denizi ve doğal yaşam alanları ile Trabzon, Karadeniz Turu’nun en gözde duraklarından biri. Köklü tarihi geçmişi günümüzden 4000 yıl öncesine kadar uzanan şehrin en görkemli mirası 300’lerin sonlarına doğru Maçka ilçesinde Kara Tepe’nin dik yamaçlarında inşa edilmiş Sümela Manastırıdır. Altındere vadisi içerisinde denizden 1150 metre yüksekliğe kurulmuş bir Ortodoks kilise kompleksi olan manastır, yörede Meryem Ana olarak da anılmaktadır. 18.yy’da tadilat görmüş ve fresklerle süslenmiştir. Osmanlı döneminde padişahlar tarafından ihtimam gösterilmiş olan yapı, eşsiz mimari tarzı ve taşıdığı manevi değer açısından koruma altında tutulmuştur. 19.yy’da ise binaya bazı eklemeler yapılmış ve bugünkü görkemli haline dönüşerek tüm dünyada adını duyurması sağlanmıştır. Trabzon ve çevresine ait arkeolojik araştırmalar sonucunda elde edilmiş birçok kalıntı ve şehrin köklü tarihsel geçmişine ışık tutan eserler, Ortahisar ilçesinde ziyaretçilere açık olan Trabzon Müzesi’nde görülebilmektedir. Yine bu ilçenin mutlaka görülmesi gereken yapılarından Roma Dönemine ait Trabzon Kalesi ise, günümüze kadar korunan mimari özellikleri ile dikkat çekmektedir. Trabzon şehir merkezinde tüm görkemi ile bekleyen Gülbahar Hatun Camii 16.yy’ın başlarında Osmanlı Hanı Yavuz Sultan Selim’in validesi adına yaptırdığı bir külliye olup, her yıl çok sayıda turist tarafından da ziyaret edilmektedir.

Sponsorlu Bağlantılar

 

Dereleri ve Temiz Havası

Trabzon’dan sonra yemyeşil doğası ve tabiat güzellikleri ile Doğu Karadeniz’in en güzel şehirlerinden biri olan Rize’ye geçmek istiyoruz. Yaylaları, ormanları, dereleri ve bol oksijenli tertemiz havasıyla Rize yaz mevsiminde tadına doyulmaz bir coğrafyaya sahip iken kış mevsiminde ise bembeyaz örtü ile kaplı muazzam bir yere dönüşmektedir. Fırtına Deresi rafting parkuru dünyanın en iyiler listesinde yer almakta olup, çevresinde doğa sporları ve kampçılık için uygun ortamlar bulunmaktadır. Ayder Yaylasında rengârenk bitki örtüsünde doğa yürüyüşüne çıkılırken, Polavit Şelalesinin hayran eden güzelliği karşısında piknik yapabilir, mola verebilirsiniz. Rize’nin en önemli tabiat parklarından olan Kaçkar Dağları Milli Parkı, Çamlıhemşin sınırları içinde olup, Pokut, Vito gibi yaylaları içine almaktadır. Bol oksijenli havası, dağların benzersiz manzarası, akarsuları, gölleri ve rengârenk bitki örtüsü ile Kaçkar Dağları Milli Parkı, uğramadan dönmemeniz gereken yerlerdendir. Çamlıhemşin ilçesinde yaşayan yerel halk günümüzden 100 yıl kadar önce Almanya, Polonya ve Rusya’ya giderek fırıncılık ve pastacılık gibi meslekler öğrenmişler, daha sonra da Hemşin’e dönüp gördükleri yerlerdeki konakları köylerinde inşa etmişlerdir. Rize’nin kırsal bölgesinde böylesine Avrupai tarzda mimari esintileri olan konaklar, görenleri kendilerine hayran bırakmaktadır. Çamlıhemşin yöresinde diğer bir dikkat çeken eser de Zilkale’dir. Fırtına Deresinin 100 mt yukarısında yamaçta kurulmuş olan yapı, baş kule, muhafız binası ve şapel olmak üzere üç bölümden oluşmaktadır. Manzarası ve mimari yapısı ile dikkat çeken Zilkale, Rize’de mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri. Rize’nin yöresel mutfağının damak tadınıza hitap edeceğine de emin olabilirsiniz. Hamsili pilavından, kuymağına, pidesinden, kavurmasına kadar hiçbir yerde deneyimleyemeyeceğiniz eşsiz lezzetler Rize sofralarında sunulmaktadır. Yaylalarda yapacağınız köy kahvaltısını bir daha unutamayacağınızı size garanti edebiliriz.

Karadeniz'in Doğusu

Karadeniz’in en doğusuna ulaştığımızda Gürcistan sınırında kurulmuş etkileyici doğası ve yeşilin her tonunu görebileceğiniz Artvin tarafından karşılanıyoruz. Ormanlık alanların içerisinde olan Artvin’de en popüler olan yer Mençuna Şelalesi. Arhavi ilçesinde tabiatın en güzel hediyelerinden olan şelale tertemiz berrak suyu ile siyah kayalıklar üzerinden huzur veren bir manzara içerisinde dökülmektedir. Türkiye’nin kuzey doğusunda yer alan Artvin’e bağlı Şavşat, Anadolu’dan farklı bir kültürle kendine has yaşantısı olan cennetten bir köşe. Şavşat sınırları içerisinde kalan Karagöl Milli Parkı ormanları, gölleri, şelaleleri ve muazzam doğası ile görenleri büyüleyen bir ortama ev sahipliği yapıyor. İlçe merkezi ise yüzyıllar boyu birçok medeniyeti kucakladığı için kiliseler, manastırlar ve ortaçağ mimarisinin en güzel örneklerinden olan kale, burada görebileceğiniz yerler arasında. Artvin ili sınırları içerisinde de kano, rafting, dağcılık, trekking gibi doğa sporu meraklıları ve kamp tutkunları için gözde yerler listesinde olan Çoruh Nehri ve dünyanın en büyük kanyonları arasında yer alan Cehennem Deresi Kanyonu da önerebileceğimiz yerler arasındadır. Kış turizmine hizmet eden Atabarı Kayak Merkezi ise restoran, malzeme kiralama ve konaklama tesisleri ile şehir merkezine yalnızca 18km mesafede kayak severlere hizmet vermektedir.

Yaylalarından, sahillerine, şelalelerinden, göllerine kadar Karadeniz Bölgesi baştanbaşa güzelliklerle dolu bir bölgemizdir. Saydıklarımızdan daha da fazla sayamadığımız popüler yerleri bulunan Karadeniz Bölgesi’nin tüm şehirlerinde kendine has dokuyu ve ambiyansı hissetmek mümkündür. Karadebiz Bölgesi Gezilecek Yerler sayfamız, sizler için Türkiye’mizin büyüleyici güzelliklere sahip bölgelerinden Karadeniz Bölgesi’ne seyahat etmeden önce işinize yarayacak olan bilgilere yer vermeye çalıştık. Yolculuk boyunca size rehber olacak Türkiye Gezilecek Yerler sayfalarımıza göz atarak daha fazlasına ulaşabilirsiniz.

Karadeniz Böglesinde Gezilecek Yerler

Amasya

Artvin

Bartın

Bolu

Çorum

Düzce

Giresun

Gümüşhane

Karabük

Kastamonu

Ordu

Rize

Samsun

Sinop

Tokat

Trabzon

Zonguldak

 

Seyahat İlgili Linkler